İşimizi kolaylaştırmak için, önceki bölümde işlediğimiz ve atış hareketini anlatan
iki şemayı aynı sayfaya koyalım. Atış hareketinin farklı safhalarını bu bölümde
daha derinden işleyeceğiz.
Perception of the target = hedefi algılama
Stock mounting= Tüfeği omuza alma
Achieving the correct lead= Doğru önlemeye ulaşma
Controlling the lead= Önlemeyi kontrol etme
Command of the trigger of the gun (fire) = Tüfek (atış) tetiğine hakim olma
Follow through after the shot= Atıştan sonra tüfeği bırakmadan izlemek
No change= değişiklik yok
Simultaneous control= Eşzamanlı kontrol
Stock to shoulder contact= Kundak ile omuz teması
Analiz edelim...
Bu iki şemanin, yada atış tekniğinin, görsel bir analizi bile üstünde durmamız
gereken bazı noktaları öne çıkarıyor.
Mesela Şema B’de toplam süre ikinci plağın kontrolünü kolaylaştırıyor. Tüfeği
omuza alma süresi daha uzun ve artık tüm harekete göre önceliği kalmadığı için
hareket çok daha esnek ve özenli oluyor.
Ayrıca bu teknik ile, namlunun özlenle ve kesin bir şekilde kontrol edilmesi
hareketin başlamasından 3üncü safhası “önleme ulaşmak” ve 4üncü sahfası
“önlemin kontrolü”ne ulaşana kadar öncelikli ve çok önemli oluyor.
Atışın toplam süresinin kısaltılması, atış sürelerininde kısaldığı anlamına gelir. Bu
demektir ki, çıkan tüm plakları (outcoming targets) orta direğe ulaşmadan en az 3
metre evvelden “sakin ve titiz” bir şekilde vurabiliriz. Asla ve hiçbir atış
istasyonunda, giren plato (incoming target) namlumuzun ucu ile kesişmis, geçmiş
ve bizim daha kontrolümuz altinda olmayan bir alana kaçmış olmayacaktır. 1-2-3
ve 4 istasyonlarda geçiş hareketini sağdan sola yaparak ikinci plak herzaman
sağımızda kalacaktır, fakat 5-6 ve 7ci istasyonlarda geçiş hareketini soldan sağa
yaptığımızda, herzaman solumuzda kalacaktir. Bu sayede hiçbir zaman, ilk plağı
çok fazla uzun kontrol edince kontrolümüzden kaçan ikinci plağı aramak için
bilmediğimiz bir bölgeye “atlamak” zorunda kalmayacağız. Bu git gel hareketini
yaparak karşımızda göreceğimiz, zaten kontrolümüz altında olan bir alan.
İkinci bölümü şu soruyu sorarak bitirdik: A tipi bir hareketten, B tipi bir harekete
nasıl geçilir? Bakalım.
İlk bölümde, hatırlarmısınız, bir piyanist (yada herhangibir enstrüman çalan
müzisyen) ve bir skeet atıcısı (tabii teknik açıdan nitelikli ve modern bir skeet
atıcısı) arasında bir benzerlik görüp görmediğinizi sormuştuk.
Bir de atış hareketi ve araba kullanmak arasında bir benzerlik görüp
görmediğinizi sormuştuk. B tipi şema hakkında şimdiye kadar söylediklerimize ve
düşündüklerimize bakarsak, cevap sadece “evet” olabilir, çok ortak nokta var.
Atış olsun, enstrüman olsun, direksiyon olsun, tüm bu “operasyon”’lar bizi
karmaşık bir hareketin ayrı bölümlerini muntazamn bir şekilde ve eş zamanda
yapmaya zorluyor. Bunun adı “Overlapping” (üst üste gelme)
Problemlere doğru gidelim...
Nasıl bir müzisyen saatlerce notalarını, derecelerini çalisir, bizim de aynı şekilde
hareketlerimizi saatlerce çalışmamız lazım,ve bunu ne kadar erken başlarsak,
plakların kontrolünde sonuçlarını o kadar erken görmeye başlarız.
Atıcı olarak antrenman yapalım, ama bir muzisyenin kafası ile teknik,
reflekslerinin hızı, ritim ve kişisel kontrolü en temel unsurlar olarak görelim.
Kendimize küçük bir antrenman atış sahası yaratalım...Bir antrenman sahası yapmak gibi teknik bir yönteme ihtiyaç duymamızın nedeni,
namlumuzun ucunun yönlendirilmesini çok milimetrik ve titiz bir şekilde
çalışmamız gerektiği. Bir çok kere hedefin çabuk ve doğru bir şekilde kontrol
edilmesi icin namluların yönlendirilmesinin ne kadar önemli olduğunun altını
çizdik. Bu hareketi ilk “müzik dersimiz” olarak düşünebiliriz.
Antrenman duvarı: nasıl yapılır?
Bir skeet parkurunu görsel olarak tekrar canlandırmamiz lazım: yüksek kabinden
gelen platonun istikameti “pull” ve alçak kabinden gelen platonun istikameti
”mark”. Eğer kullanabileceğimiz yeterli yükseklikte ve uzunlukta bir duvar varsa
(en az 18-20 metre uzunluk ve 6 metre yükseklik), işimiz cok kolay.
Duvarın ve namlunun rengine zıt bir renkte eğik bir şerit çizmek lazım. Bu şerit 9-
10 metre uzunlukta ve 20 santim genişlikte olup, yüksek kabinden çıkan platonun
istikamentini temsil eder: 3 metre yükseklikten başlayarak, 5.30 metre yüksekliğe
çıkar. Aynı şekilde alçak kabin için aynı renkte ve boyuta, 1.10 metreden 5.30
metreye çıkan bir şerit çizilir.
Şayet elimizde kullanabileceğimiz şekilde bir duvar yoksa, o zaman iki tane tahta
şerit (yada plastik veya çelik gibi herhangi bir sert malzeme olabilir) alıp, onları
duvarın üstüne çizdiklerimiz gibi ayarlamak, boyamak, ve belirlediğimiz eğimde
Bu mini antrenman sahası hazır
çıtalar üzerine sabitlemek.
olduğunda, tüfeği omuza alırken namluyu daha
rahat kontrol etmemizi öğretecek zor egzersizlerimize başlayabiliriz,
Antrenman duvarı nasıl kullanılır?
İlk alıştırma kendimizi şeritlerden 15 metre uzaklıkta, 2 den 6 ya olan herhangi bir
hayali istasyona yerleştirip, büyük bir titizlik ile 6, 7 metre boyunca tüfeğin
namlusuyla şeritleri takip etmek. İlk baslarda plakların hızında yapmak zorunda
değiliz, önemli olan hareketin devamlı olması, ara, titreme veya tekrar olmadan.
Namlunun düzenli ve devamlı hareketini hiç bozmadan, neredeyse parkurun
sonuna doğru. tüfek omuza alınmalı.
Bu anlatılan bizim ilk sınavımız olacak. Anlamamız gereken atış şeklimizin ard
arda bir hareket ( A tipi) yada “overlapping” (üst üste gelen) (B tipi) olduğu. Bu alıştırmayı birçok kez tekrarlayın, gittikçe hızı artırarak, taa ki plakların hızına
ulaşabilene kadar (unutmayın, ilk 40 metrede plakların sarsıntısız ve sabit bir hızı
vardır). Tüfeği omuza aldığınızda namlunuzun harekete devam etmeden oldukça
uzun bir süre duraksamasını çok dikkatle izleyin.
Dikkat etmeniz gereken başka bir şey daha, Dipciği omuz hizasına getirdiğinizde,
namlu ucunun üzerinde çalıştığınız şeritin alt kısmından taşıyor oluşu.
Eğer başlarda bu kontrolleri kendiniz yapamıyorsanız, ki eğer A tipi tekniği olan
bir atıcıysanız başlarda zor olucaktır, kendinize bir yardımcı bulun. Diğer atıcıya
ne istediğinizi çok net bir şekilde açıklayın.
‘Pull” ve “Mark” şeritlerine göre tüm pozisyonları deneyin. Birkaç gün antrenman
yaptıktan sonra farketmeye başlayacaksınız ki, konsantrasyonunuz tüfegi omuza
almakta olduğundan, namlunun kontrolünü tamamen kaybedip, ancak dipcik
omuza temas ettiğinde telaş ile kontrolü tekrar kazanıyorsunuz. Bunu fark etmek
bile çok iyi bir adım.
Tekniğiniz ne olursa olsun, göreceksiniz ki bu alıştırmayı yapmak kolay
olmayacaktır ve belirli bir önlemi almadıkça, doğru bir şekilde yapamayacaksiniz.
Peki ama, hangi önlem?
Namluyu önleme doğru yönlendirmek icin sol elimizi kullanmayı öğrenelim.
(Tabii solaklar icin sağ elimizi)
Hepimiz sağ elin öneminin farkındayız (solaklar icin sol elin, bundan sonra
belirtmemize gerek yok), çünkü bize işaret etmemizi sağlar. Eğer parmağımızla
bir nesneye doğru işaret ederken sol gözümüzü kapatırsak, parmağımızın tam
olarak o nesnenin üzerinde olduğunu görürüz. Fakat bu sadece sağ elimizi
kullanırken oluyor, buna rağmen biz atış hareketimizin en önemli kısmını, yani
namlunun önleme doğru yönlendirilmesini en az kullandığımız ele, yani sol ele
bırakıyoruz!
Tıpkı notalarını çalışırken sol elini kullanmayı öğrenen bir piyanist gibi, bizimde
sol elimizi rahatlık, titizlik, kabiliyet ve hassaslık ile kullanmamızı sağlayacak
egzersizleri yapmamız lazım.
Mümkün oldukça ve her yapabildiğimizde sağ yerine sol eli kullanarak ikisinin de
kullanım gücünü geliştirmemiz lazım. Bazı hareketleri gündelik olarak yaparak
bunu sağlayabiliriz: mesela sol el ile masa tenisi, yada sol el ile duvara karşı bir
tenis topu atıp yakalamak. Bu tip hareketler ve antrenman duvarındaki iki şerit
üzerinde yapılan idman olabildiğince düzenli olarak yapılmalı. Bunlar bizim için
bir nevi “streching” (germe), başlamadan yaptığımız ısınma hareketi, ve “muzik
derslerimizin” ilki. Birçok atıcı, tasdikli şampiyonlar bile, uzun zamandır
antrenman seanslarının önemli bir parçası olarak bu mini antrenman sahasını
kullanıyorlar.
Neticede sizden kendinizi bu işe adamanız bekleniyor: en kısa zamanda ve
büyük bir ciddiyetle sunulan egzersizleri başlamak. Üsteki resimlerdeki şeritlerde renkli işaretler olduğunu farketmişsinizdir. Bir
sonraki bölümde ne için olduklarını açıklayacağız. Ve tabiiki, tekniklerini
düzeltmek isteyen ileri seviyede olan atıcılar içinde başka bir “Müzik dersinin”
temelini atacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder